Kader


predestination-kader
Predestination-Kader

''Zaman hepimizi yakalar.''

predestination
Predestination

Predestination (Kader), Bilimkurgunun büyük ustası Robert Anson Heinlein'ın 1959'da yazdığı ''All You Zombies (Siz Zombiler)''adlı öyküsünden beyazperdeye uyarlanan filmin senaristliğini ve yönetmenliğini Michael Spiering ve Peter Spiering'in birlikte üstlendikleri, kadrosunda: The Bartender (Barmen) / Temporal Agent (Zaman Ajanı) rolüyle Ethan Hawke, The Unmarried Mother (Evlenmemiş Anne) / Jane / John rolüyle Sarah Snook, Mr. (Bay) Robertson rolüyle Noah Taylor, Jane 5yrs (5 Yaş) rolüyle Olivia Sprague, Agent (Ajan) Miles rolüyle Christopher Kirby, Nurse (Hemşire) rolüyle Elise Jansen, Alica rolüyle Freya Stafford, Beth Fetherage rolüyle Cate Wolfe, Mrs. (Bayan) Stapleton rolüyle Madeleine West, Marcy / Amazon Woman rolüyle Alexis Fernandez, Dr. Belfort rolüyle Jim Knobeloch, Blonde-haired Classmate (Sarışın Sınıf Arkadaşı) rolüyle Lucinda Armstrong Hall, Hooker Girl Recruit (Çaylak Fahişe Kız) rolüyle Alicia Pavlis, The Interviewer (Görüşmeci) rolüyle Christopher Stollery, Mr. (Bay) Jones rolüyle Rob Jenkins, Dr. Clarke rolüyle Ben Prendergast, Mayor (Beleiye Başkanı) Davidson rolüyle Dennis Coard, Miller rolüyle Christopher Sommers, Driver (Sürücü) rolüyle Tony Niko, Dr. Heinlein rolüyle Tyler Coppin, Dr. Davis rolüyle Noel Herriman, Jerry rolüyle Christopher Bunworth, Dr. Baldwin rolüyle Raj Sidhu, Mrs. (Bayan) Rosenblum rolüyle Felicity Steel, Dr. Fujimoto rolüyle Kuni Hashimoto, Grace rolüyle Carmen Warrington, Office Worker (Ofis Çalışanı) rolüyle Burçin Eser, Orphanage Administrator (Yetimhane Yöneticisi) rolüyle Richard Whybrow, Hayley Butcher, Sophie Cusworth, Finegan Sampson ve Eliza D'Souza'nın yer aldığı 2014 Avustralya yapımı gerilim, Sci-Fi / Science Fiction (Bilimkurgu) filmidir.

predestination
Predestination

predestination
Predestination

İlk görüşte Leonardo DiCaprio'yu andıran bir adam bara gelir ve barmenle sohbet etmeye başlar.

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

predestination-sarah snook-ethan hawke
Predestination Sarah Snook-Ethan Hawke

The Bartender: Bu işin bana öğrettiği bir şey varsa o da gerçeğin bilim kurgudan daha güçlü olduğudur. Çok acayip şeyler gördüm. Artık hiçbir şey beni etkilemiyor.
The Unmarried Mother: Acayip ne demek bilemezsin. Bu şişenin yarısına iddiaya girerim ki hayatında duyduğun en çılgın hikaye bende.

predestination-sarah snook-ethan hawke
Predestination Sarah Snook-Ethan Hawke

İkili sohbet ederken televizyondaki haberlerde, ''Fiyasko bombacısının 5. saldırısı ihtimalinin korkusundan dolayı çoğu New York'lu vatandaşların şehri terk ediyorlar.'' şeklinde bir haber duyulur. Şehirde, şimdiye kadar 112 insanın ölümüne sebep olan ve ''Fiyasko Bombacısı'' lakabı takılan bir bombacı vardır.

The Unmarried Mother: Belki bazı insanlar sadece ölmeli. Belki de şehre bir iyilik yapıyordur.
The Bartender: Dikkat et bu söylediğini kimse duymasın.
The Unmarried Mother: Ne, haksız olduğumu mu düşünüyorsun?
The Bartender: Demek istediğim bu şekilde konuşman başını belaya sokabilir.
The Unmarried Mother: Başımdan geçenlerden daha kötü olamaz eminim.

Adam kendisini 'evlenmemiş anne' (The Unmarried Mother) olarak tanımlar. Kelimesine 40 sentten, itiraf hikayeleri yazmaktadır. Barmen meraklanınca anlatır.

''Ben sadece o geçmişi olmayan bir düzine bebekten biriydim. Ama hepimizin ortak olan yanı buydu.''
The Unmarried Mother ( Sarah Snook )

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

Kendisi bir kız çocuğu olarak dünyaya gelmiş ve doğumdan hemen sonra Cleveland Yetimhanesi'nin önüne bırakılmıştır. O yüzden Jane, genç bir kızken kendi kendine söz vermiştir, ''Eğer bir çocuğum olursa hem annesi hem babası olacak. Gerçek bir ailesi. Asla onu terk etmeyeceğim'' diye.

''Küçükken aileleri olan çocuklara çok özenirdim. Hep nasıl bir şey olduğunu merak ederdim.''
The Unmarried Mother ( Sarah Snook )

predestination olivia sprague
Predestination Olivia Sprague

''Yaşım büyüdüğünde, evlenmek için küçük bir şansımın bile olmadığını fark ettim.''
The Unmarried Mother ( Sarah Snook )

predestination
Predestination

Mezun olan kızlarla görüşen Robertson (Noah Taylor) adında bir adam Jane'e yeni bir organizasyon için çalıştığını, devletin bir servisinde kariyer yapmak için eğitilmek üzere matematik ve fizik alanında ümit vaat eden bununla birlikte fiziksel yeterlilikleri olan kendisi gibi genç bayanlar aradıklarını söylemiştir. Zaman yolculuğuyla ilgilenen ve aynı zaman da astronot olmak isteyen Jane, Bay Robertson'ın bu teklifine karşı duyarsız kalamaz.

predestination-sarah snook-noah taylor
Predestination Sarah Snook-Noah Taylor

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

Zihnen standardın üstünde ve duygusal açıdan stabil kişiler, güvenilir tipler, tercihen bakireler arayan organizasyonun tüm kriterlerine uyan ve dayanıklılık testleri dahil tüm testlerinden başarıyla geçen Jane'in kızın tekiyle aptal bir kavgaya tutuşması diskalifiye olmasına sebep olur. Aslında bu sadece Jane'in tahminidir ve olayın arka planı böyle değildir.

predestination-madeleine west-sarah snook
Predestination Madeleine West-Sarah Snook

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

predestination
Predestination

predestination
Predestination

predestination
Predestination

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

predestination
Predestination

predestination noah taylor
Predestination Noah Taylor

predestination noah taylor
Predestination Noah Taylor

predestination noah taylor
Predestination Noah Taylor

predestination noah taylor
Predestination Noah Taylor

''Her zaman güçlü gözükmekten bıktım.''
The Unmarried Mother ( Sarah Snook )

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

''Ben de farklı bir şeyler olduğunu biliyordum.''
The Unmarried Mother ( Sarah Snook )

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

Ve bir gün karşısına bir adam çıkmış ve onu kandırmıştır, adamla beraber olmuş ve hamile kalmıştır ve bu arada adam da ortadan kaybolmuştur.

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

predestination
Predestination

''Bazen insanlar sizi şaşırtır.''
The Unmarried Mother ( Sarah Snook )

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

predestination noah taylor-sarah snook
Predestination Noah Taylor-Sarah Snook

predestination-noah taylor-sarah snook
Predestination Noah Taylor-Sarah Snook

Doğum çok ama çok zorlu geçmiş, sonunda bir kızı olmuştur. Doğumu gerçekleştiren doktorlar, başta rahmi ve yumurtalıkları olmak üzere bütün üreme organlarını aşırı tahribattan ötürü almak zorunda kalmış ve bu arada onun vücudunun içinde erkek organları da taşıdığını görmüş ve onu bir erkeğe çevirmişlerdir.

''Ameliyatınızı yaparken çok nadir rastlanan bir şey bulduk. Aslında, türünün tek örneği.''
Dr. Heinlein ( Tyler Coppin )

predestination-tyler coppin-sarah snook
Predestination Tyler Coppin-Sarah Snook

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

''Aynaya bakınca bana bakan isanı görmekten korkuyordum.''
The Unmarried Mother ( Sarah Snook )

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

O hastanede iyileşmeyi beklerken bebeği hastaneden çalınmıştır... O gün bugün sokaklarda sarhoş biçimde dolaşmaktadır...

The Unmarried Mother: 'Harcanmış kadın' diye bir tabir duydun mu hiç?
The Bartender: Tabi.
The Unmarried Mother: İşte ben de bir kadın gibi harcandım. Artık bir kadın değilim ama nasıl tam bir erkek olunur onu bilmiyorum.

''Peki ya hayatını mahveden adamı, sana getirebileceğimi söylesem? Eğer onunla yüzleşmeni garanti edebilseydim? Onu öldürebilir miydin?''
The Bartender ( Ethan Hawke )

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

Öykü barmeni çok etkiler, zaten barmen öyle sıradan bir barmen değildir, bir nevi zamanda yolculuk ajanıdır. Bizim adama, ''Gel seninle geçmişe gidelim ve seni kandırıp sonra terk eden adamı bul'' der. Adam kabul eder ve birlikte zaman makinesini kullanır, hamile kaldığı zamandan biraz öncesine giderler.

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

The Bartender: Beni takip et. İşte gidiyoruz. Derin bir nefes al ve bunu tut. Gözlerini kapat. Şu an Cleveland, Ohio'dayız 3 Nisan 1963.
The Unmarried Mother: Bu imkansız.
The Bartender: Zamanlar arası bir ajanım gerçekleşmeden önce suçları önleriz. Füze bombardımanının gelecek patlaması 11.000 insanı öldürecek. Bunu yapabilirsin.
The Unmarried Mother: Doğru.
The Bartender: Daha önce kullanma şansının olmadığı yeteneklere sahipsin. Ve ben de sana bu şansı veriyorum.
The Unmarried Mother: Zamanlar arası bir ajan olabilir miyim?
The Bartender: Eğer kendini kanıtlarsan.
The Unmarried Mother: Başka seçeneğim var mı?
The Bartender: Her zaman bir seçeneğin var.

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

predestination sarah snook
Predestination Sarah Snook

''Her şüpheli bizi eğitir. Bizi yaptığımız işte daha iyi yapar.''
The Bartender ( Ethan Hawke )

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

''Zaman hepimizi yakalıyor. Bizimki gibi bir işte çalışan insanları bile.''
The Bartender ( Ethan Hawke )

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

Barmen adamı orada bırakıp, 9 aydan biraz fazla ileriye gider ve hastanede doğmuş olan kız çocuğunu çalar, sonra o bebeği 18 yıl önceye götürüp aynı yetimhanenin önüne bırakır. Sonra 18 yıl ileri gider ve adama geri döner. Adam o sırada bir genç kızla birlikte olmuştur. Adamı alır ve bugüne geri getirir.

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

''Zamanda yolculuk adamın feleğini şaşırtabiliyor. Kısa atlamalar bile insanı sarsabiliyor. Bu atlamaların limitini aşmamak gerek. Yoksa sorun yaratabiliyor. Derin nefesler, devamlı işe yarar.''
The Bartender ( Ethan Hawke )

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

''Gerçekler hayallerden güçlüdür.''
The Bartender ( Ethan Hawke )

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

''Derler ki, kilometrelerce uzunluktaki bir yolculuk bir adımınla başlar.. Benim adımlarımın dinlenmeye ihtiyacı var.''
The Bartender ( Ethan Hawke )

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

Tıpkı bir önceki Daybreakers (Vampir İmparatorluğu) filmlerinde olduğu gibi yine ünlü aktör Ethan Hawke ile işbirliği yapan Spierig Kardeşler bu sefer Looper (Tetikçiler) ve Minority Report (Azınlık Raporu) karması olacak bir bilimkurgu-gerilim filmine imza atıyorlar! Açıkçası polisiye, gerilim ve bilim kurgu türlerini çok güzel harmanlamışlar. Özel efekt, makyajlar ve müzikler de harika! Özellikle filmin finalinde alttan alttan gelen müzikler bir noktadan sonra adeta sizi yerinize çiviliyor..

Evlenmemiş anne karakterini canlandıran Sarah Snook'ın göz yaşları içerisinde erkek gibi konuşma pratikleri yaptığı sahneler oldukça duygu yüklüydü. İtiraf etmeliyim ki Snook sadece kariyerinin değil, yılın en iyi performanslarından birini ortaya koymuş. Ethan Hawke ise her zaman ki gibi olağanüstü bir aktör olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

Zamanda yolculuk yapan bir ajanın heyecan dolu maceralarını kesinlikle izleyin. Hatta her şeyi tam olarak algılayabildiyseniz bile keyfini çıkarmak adına bir kez daha izleyin. İşte o zaman diyalogların çok daha keyifli geleceğine şahit olacaksınız ;)

Predestination (Kader) Official Trailer


predestination
Predestination

Dikkat Spoiler İçerir!

''Onun kim olduğunu biliyorsun. Ve kim olduğunu anladın. Belki şimdi benim kim olduğumu anlamaya hazırsındır. Onu ben de seviyorum görüyorsun.''
The Bartender ( Ethan Hawke )

''İşte buradasın. Yeni hayatının başlangıç noktasında. Yarattığın geleceğin farkında olmak, hayatın amacını bilmek, karşı konulamaz olabilir. Zor kararlar vermek zorundasın. Geçmişi etkileyeceksin. Geleceklerimizi değiştirebilir miyiz? Bilmiyorum. Emin olduğum tek şey; sen başıma gelen en iyi şeysin. Seni çok özledim.''
The Bartender ( Ethan Hawke )

predestination
Predestination

predestination
Predestination

predestination
Predestination

predestination ethan hawke
Predestination Ethan Hawke

Aslında adam, kendi kendisinin hem annesi, hem babasıdır. Barmen de adamın biraz daha yaşlanmış halidir sadece.

''Yılan hep kendi kuyruğunu yer.''
The Bartender ( Ethan Hawke )

''Sen bir tarih yaratmak için buradasın, geleceği etkilemek için. Anla artık, sen bir ajandan fazlasısın. Sen Predestination Paradox'tan dünyaya gönderilen bir hediyesin. Sen teksin. Tarihten, atalarından bağımsız. Görevini tamamlamalısın. Geleceğin tohumlarını yerleştirmek zorundasın. Sana inanıyoruz.''
Mr. Robertson ( Noah Taylor )

The Bartender: Geleceğim hakkında hiçbir şey bilmediğim zaman ne olacak?
Mr. Robertson: Herkes gibi yaşayıp göreceksin.

Öykünün sonunda barmen, vücudundaki sezaryen izine bakar ve ''Ben nereden geldiğimi biliyorum ama peki ya siz Zombiler, siz nereden geliyorsunuz?'' der, öykü biter.

Bir insan kendisinin hem annesi, hem babası, hem sevgilisi, hem de çocuğu olabilir mi? İşte 'paradoks' bu :)

Zaman yolculuğu, gizli operasyonlar, terör, kimlik, yetim, zorbalık, evlat edinme, ikrar, hikayeler, görgü kuralları, istenmeyen gebelik, doğum, doğurganlık, histerektomi, çaresizlik, yalnızlık, bürokrasi, barmenlik, örümcek, zombiler, adına kader, yazgı, alın yazısı veya mukadderat ne derseniz deyin hepsi ve daha fazlası...

predestination
Predestination

''Bizim tek dostumuz kendimiziz.''