) nü kazanan 56.
dir.
The Man Who Planted Trees'in konusu ise: Issız kalmış bir vadiyi kendi elleriyle
ağaçlandırma çabasına girişmiş bir çobanın (
Elzeard Bouffier ) hikayesi. Issız kalmış, ekosistemi çökmüş bir alanı 30 yılda tekrar eski güzel günlerine döndürmeye çalışan çoban ve çabasını izleyeceksiniz.
|
The Man Who Planted Trees |
Bir Duyarlılık Öyküsü
Yaşamını doğanın düzenine bırakmış ve öyle sürdürmüş bir
adam. Milyonlarca tohum ekip yüzbinlerce ağacın doğduğunu gözlemek. Yüce bir hassasiyet, büyük bir sebat, güzel bir umut... Hepsi insanlık içindi. İnsanlık savaşta can çekişirken bile o hala umutlarının yeşermesini bekliyordu.
|
Ağaç Eken Adam |
Issız bir bölgede çobanlık yapan
Elzeard Bouffier'in, 30 yıllık bir süre içinde viran bir toprağı, tek başına orman haline getiren hikayesini, onu ziyaret eden bir gezginin ağzından dinliyoruz...
''Uzun yıllar evvelinde bir geziye kalkıştım. Turistlerin bilmediği dağ yollarında, Alp Dağları'nın Provence'a uzandığı bölgede dolaştım. Yürüyüşe çıktığım bu terk edilmiş bölge, göz alabildiğine uzanan çorak topraklardan ibaretti. Deniz seviyesinden 1200 ila 1300 metre yükseklikteki bu topraklarda sadece yabani lavanta yetişiyordu. Bölgeyi en geniş noktasından geçmeye karar vermiştim. Üç günlük yürüyüşten sonra kendimi, ıssız bir yerde buldum. Rüzgar ve yağmurun aşındırdığı çatısız evler ve devrilmiş çan kulesiyle şapel, hayatın sürdüğü bir köydeki evle ve kiliseler edasıyla ayaktaydı. Ama yaşam onları çoktan terk etmişti.'' diye devam ederken
Elzeard Bouffier adında bir çobana rastlar. Önce çocuğunu daha sonra da eşini kaybetmiş bu yaşlı
adam, toprağın çıplaklıktan öleceğini düşünür ve sürekli
ağaç dikmektedir.
|
The Man Who Planted Trees |
|
The Man Who Planted Trees |
İnsanlık birinci ve ikinci dünya savaşlarıyla meşgulken diğer insanlardan uzak izole bir hayat süren, savaş dahil dış dünyanın tüm gündelik meselelerine ilgisiz bir yaşlı çobanın hikayesi.
|
The Man Who Planted Trees |
Her biri teker teker elde çizilen ( kuru boyalarla hazırlanmış ) ve tekrar etmeyen, teknolojinin nimetlerinden yararlanmayan karelerden oluşuyor
The Man Who Planted Trees (
Ağaç Eken Adam ). 30 dakikanın her anını dolduran ve baştan sona hiç kesintiye uğramıyormuş gibi aka büyüleyici, hipnotize edici bir hareketli tablo karşınızdaki eser. Tüm bu emeğin ve özenin sonucu insana yarım saat boyunca yeryüzündeki cenneti yaşatan,
animasyon tarihinin en iyileri arasında gösterilebilecek bir
film.
|
The Man Who Planted Trees |
|
L'homme qui plantait des arbres |
|
L'homme qui plantait des arbres |
Fransız yazar
Jean Giono tarafından 1953 yılında yayınlanan
L'homme qui plantait des arbres adlı kitabından uyarlanan
film; Çalışmak, çabalamak, özen göstermek, kendini adamak, çıkar gözetmemek, her şeye rağmen pes etmemek, her ne yapıyorsan karşılık beklemeden yapmak, sabretmek üzerine.. Tek bir insanın isterse dünyayı nasıl da daha güzel bir yer haline dönüştürebileceğiyle ilgili.
''Tek bir insan, tek bir beden ve tek bir ruhun bir çölü Kenan Diyarı'na çevirmeye yeterli olduğunu düşününce insan doğasının en nihayetinde harikulade olabileceğine kani oldum. Ama bu maksadın hasıl olmasına gereken ruhun tutkulu kararlılığı ve eksilmez alicenaplığını nazarı itibara alınca Tanrı'ya şayan bir işi tamamına erdirebilen bu ihtiyar, tahsilsiz köylüye hayranlık duyuyorum.''
2 Yorumlar
Ben ,bu animasyonu izleyemedim ama ,anlatımından çok etkilendiğim için ;face de Utkum Duran'ın adını vererek paylaştım.
YanıtlaSilKendisi Karaot Tohum Şenlikleri'nin organizatörlerindendi.Yaşanılası bir dünya için herkesin elbirliği yapması gerekiyor.
Paylaşımın için teşekkür ederim.
Hem yorumun hem de düşüncelerin için çok teşekkür ederim. Paylaşımda bulunman ayrıca bir güzel olmuş ;)
SilElzeard Bouffier tek başına bu çabayı verebilmişse herkesin el birliği yapacağı bir dünya ne de güzel olur.
En kısa sürede sıcacık bir kahve eşliğinde izlemen gerek o halde :)